Hakimiyet ve teslimiyet (Dominance and submission – D/s), bir bireyin erotik bir bağlamda veya yaşam tarzı olarak bir başkasına teslimiyet göstermesini içeren bir dizi davranış, ritüel ve gelenektir. BDSM’nin bir alt dalı olarak değerlendirilen bu dinamik, rızaya dayalı bir güç alışverişine dayanır. Bu tür ilişkilerin, belirli bir azınlık tarafından tercih edildiği ve tatmin edici bulunduğu bilinmektedir.
D/s, fiziksel temas gerektirmeyen bir deneyim olabilir ve telefon, e-posta veya diğer mesajlaşma sistemleri aracılığıyla uygulanabilir. Bununla birlikte, bazı durumlarda oldukça fiziksel olabilir ve sadomazoşizm unsurları içerebilir. D/s pratiğinde, her iki taraf da belirlenen rollerden erotik bir haz alabilir. Üstün konumda olan kişiler “baskın” olarak adlandırılırken (erkekler için “Dom”, kadınlar için “Domme” terimleri kullanılır), teslimiyet gösteren taraf “itaatkar” veya “boyun eğen” olarak bilinir. Her iki rolü de üstlenebilen kişilere “anahtar” denir ve bu bireyler, seans sırasında rollerini değiştirebilir.
Tarihsel Arka Plan
Hakimiyet ve teslimiyet ilişkisi, BDSM kavramının genel çerçevesine uygundur. BDSM, “esaret ve disiplin” (B&D), “hakimiyet ve teslimiyet” (D&S) ve “sadizm ve mazoşizm” (S&M) unsurlarını kapsayan bir terimdir. Erken dönem psikiyatristleri tarafından sadomazoşizm ve BDSM davranışları psikopatolojik bir durum olarak değerlendirilmişse de, modern anlayış, bu tür pratiklerin rızaya dayalı olduğu sürece sağlıklı bir cinsel yönelim biçimi olabileceğini kabul etmektedir.
Tarihte D/s ilişkileri, sadece edebiyat eserlerinde değil, aynı zamanda eski yöneticilerin ve toplum liderlerinin uygulamalarında da gözlemlenmiştir. Kama Sutra gibi erken dönem metinlerde baskın-itaatkar dinamiklerine dair örnekler bulunmaktadır. Cinsel sadizm ve güç dinamikleri, tarih boyunca farklı toplumlarda çeşitli ritüeller ve gelenekler aracılığıyla kendini göstermiştir.
D/s Dinamikleri ve Ritüeller
D/s ilişkisi, büyük ölçüde rıza ve kurallar etrafında şekillenir. BDSM topluluğunda rıza, cinsel sadizm ve zorlayıcı sadizm arasındaki farkı belirleyen temel faktördür. DSM-5, cinsel sadizm bozukluğu ve cinsel mazoşizm bozukluğunu rızaya dayalı ve rızaya dayalı olmayan partnerler arasında ayrım yapmak için yeniden düzenlemiştir. Bu doğrultuda, rızaya dayalı BDSM uygulamaları psikiyatrik bir bozukluk olarak sınıflandırılmamaktadır.
D/s ilişkileri oldukça kişiselleştirilmiş dinamiklere sahip olabilir ve aşağıdaki alt kategorilere ayrılabilir:
- Kadın Egemenliği (Female Domination – FemDom)
- Erkek Egemenliği (Male Domination – MalDom)
- Kadın Teslimiyeti
- Erkek Teslimiyeti
Bazı D/s ilişkileri tamamen cinsel bir bağlamda ilerlerken, bazıları uzun vadeli ve derinlemesine duygusal bağlar içerebilir. Rıza, D/s dünyasında en önemli unsurlardan biridir ve genellikle sözlü anlaşmalar veya yazılı sözleşmeler aracılığıyla belirlenir.
D/s’nin Kültürel ve Sosyal Yansımaları
D/s uygulamaları, tarih boyunca sanatta, edebiyatta ve medyada kendine yer bulmuştur. Venus in Furs gibi klasik eserler, sadomazoşizmin ve hakimiyet-teslimiyet dinamiklerinin edebi yansımalarına örnek teşkil eder. Aynı zamanda, Marki de Sade’nin eserleri de cinsel güç dinamiklerini ayrıntılı şekilde ele almıştır.
BDSM ve D/s pratikleri günümüzde popüler kültürde daha fazla görünür hale gelmiştir. Grinin Elli Tonu (Fifty Shades of Grey) gibi eserler geniş kitlelere ulaşarak bu dinamiklere dair farkındalığı artırmıştır. Bununla birlikte, bu tür eserlerin, BDSM’nin gerçek dünyadaki etik ve güvenlik prensiplerini tam olarak yansıtmadığı eleştirileri de bulunmaktadır.
Güvenlik ve Rıza Prensipleri
D/s uygulamalarında güvenlik büyük bir önem taşır. BDSM topluluğu, etik ve güvenlik standartlarını korumak için “Güvenli, Aklı Başında, Rızaya Dayalı” (SSC – Safe, Sane, and Consensual) ve “Risklerin Farkında, Rızaya Dayalı Sapkınlık” (RACK – Risk-Aware Consensual Kink) gibi kavramları benimsemiştir. Bu ilkeler, tarafların rızaya dayalı olarak, bilinçli bir şekilde ve sınırlar dahilinde BDSM deneyimleri yaşamasını sağlamak amacıyla oluşturulmuştur.
Rızanın sürdürülebilirliği için genellikle “güvenli kelime” (safeword) kullanılır. Güvenli kelimeler, itaatkar veya baskın tarafın, sınırlarını belirlemek ve gerekirse bir sahneyi sonlandırmak için kullandığı kelime veya işaretlerdir. Bu sistem, her iki tarafın da psikolojik ve fiziksel sınırlarını korumasına yardımcı olur.
Hakimiyet ve teslimiyet, insan cinselliğinin çeşitli yönlerinden biri olarak yüzyıllardır varlığını sürdürmektedir. Modern psikoloji ve sosyoloji, bu dinamikleri, rızaya dayalı olduğu sürece sağlıklı bir yaşam tarzı veya erotik ifade biçimi olarak değerlendirmektedir. BDSM topluluğu, etik kurallar ve güvenli uygulamalar ile bu tür etkileşimlerin bilinçli ve sağlıklı bir şekilde yaşanmasını teşvik etmektedir.

Yorum bırakın